TFF Etik Kurulu Başkanı Oğuz Atalay, Yargıtay kararı sonrası durum değerlendirmesi yapmış.
O değerlendirmeyi uzun uzun tartışmak gerekiyor.
Şimdilik tek bir hususu açıklığa kavuşturmak gerektiğini düşünüyorum.
Atalay, röportajda şikenin sahaya yansımadığına ilişkin bir ifade kullanmadıklarını; raporda "saha" ifadesinin geçmediğini söylemiş.
Raporda sadece "saha" ifadesi geçmekle kalmıyor. Kurul "müsabakanın seyrinde" ve "müsabakanın görüntü kaydı incelendiğinde" ifadeleri ile, maçları tekrar izlediğini ve sahaya baktığını; sahaya yansımanın var olup olmadığını tartıştığını itiraf ediyor.
Raporda sadece "saha" ifadesi geçmekle kalmıyor. Kurul "müsabakanın seyrinde" ve "müsabakanın görüntü kaydı incelendiğinde" ifadeleri ile, maçları tekrar izlediğini ve sahaya baktığını; sahaya yansımanın var olup olmadığını tartıştığını itiraf ediyor.
Röportajın ilgili bölümü şöyle:
"*Raporlarda “Şike sahaya yansımadı”ibaresi var mıydı?
* Etik Kurulu raporlarında ‘sahaya yansımadı’ kelimesi hiç geçmedi. Kurul raporlarında 2 maçta “Fenerbahçe kulübüne bir uygulama uygun olur’ diye bir görüşümüz var. Bu rapor internette yayınlandı. Yazdığımız açık ve net. Biz hiçbir şekilde sahaya yansımadı diye bir şey yazmadık. Herkes bunu söylüyor. Ben kendimden şüphelendim geçen hafta tekrar raporu okudum. Böyle bir şey yazmamışız. Saha kelimesi bile geçmiyor. Bu Disiplin Kurulu’nun kararıdır. Birincisinde de ikincisinde de sahaya yansımadı diye bir şey belirtmedik. Bunun tartışmasına bile girmedik. Sadece belli maçlarla ilgili Spor Toto müdürlüğüne soruldu. Herhangi bahis yoğunlaşması olup olmadığı konusunda bilgi alındı."
Aşağıda Etik Kurulu'nun 2. raporunun ilgili bölümlerini paylaşıyorum. Etik Kurulu raporunda "saha" kelimesi kaç kere geçiyor görelim.
1) 07.03.2011 tarihli Gençlerbirliği - Fenerbahçe müsabakası:
Başlıkta "Gençlerbirliği" maçı denmesine rağmen raporda şu ifade yer alıyor:
"gözlemci raporlarında ve müsabakanın seyrinde, Ankaragücü futbolcularının sahadaki oyunlarından şüpheye düşülmesini haklı kılacak bir anormallik gözlemlenmediği"
Anlaşılan kopyala yapıştır usulü ile karar yazmışlar.
2) 09.04.2011 tarihli Eskişehirspor -Fenerbahçe Müsabakası (1-3)
"İlhan Yüksel Ekşioğlu ile Mehmet Şekip Mosturoğlu'nun Fenerbahçe Spor Kulübü yönetici olmaları nedeniyle fiillerinin Fenerbahçe Kulübü'ne izafe edilebileceği, ancak gözlemci raporlarında ve müsabakanın seyrinde, Eskişehirsporlu futbolcuların sahadaki oyunlarından şüpheye düşülmesini haklı kılacak bir anormallik gözlemlenmediği..."
3) 01.05.2011 tarihli Fenerbahçe - İstanbul Büyükşehir Belediyespor Futbol Müsabakası (2-0)
"gözlemci raporlarında ve müsabakanın seyrinde İstanbul Büyükşehir Belediyespor'lu futbolcuların sahadaki oyunlarından şüpheye düşülmesini haklı kılacak bir anormallik gözlemlenmemiş olması nedeniyle, şike şüphesinin Fenerbahçe Spor Kulübü'ne izafe edilmesinin uygun olmayacağı;"
4) 15.05.2011 tarihli Trabzonspor - İstanbul Büyükşehir Belediyespor müsabakası
"gözlemci raporlarında ve müsabakanın seyrinde, istanbul Büyükşehir Belediyesporlu futbolcuların sahadaki oyunlarından şüpheye düşülmesini haklı kılacak bir anormallik gözlemlenmemiş olması nedeniyle, teşvik primi şüphesinin Fenerbahçe Spor Kulübü'ne izafe edilmesinin uygun olmadığı... "
5) 15.05.2011 tarihli Fenerbahçe-MKE Ankaragücü Futbol Müsabakası(6-0)
"gözlemci raporlarında ve müsabakanın seyrinde, Ankaragücü futbolcularının sahadaki oyunlarından şüpheye düşülmesini haklı kılacak bir anormallik gözlemlenmediği..."
6) 11.05.2011 tarihli Beşiktaş JK - istanbul Büyükşehir Belediye Spor Kulübü ( Ziraat Türkiye Kupası Final Müsabakası)
"Müsabakanın görüntü kaydı incelendiğinde, ilk onbirde sahaya çıkan İbrahim Akın ve İskender Alın'ın yüksek performans ile mücadele ettikleri, İbrahim Akın'ın, müsabakanın 53. dakikasında İskender Alın'ın yaptırdığı bir penaltıyı gole çevirdiği, bir şutunun direkten döndüğü; iskender Alın'ın, yaptırdığı penaltı dışında müsabakanın ikinci yarısında attığı bir golün ofsayt gerekçesiyle sayılmadığı, bu futbolculardan İbrahim Akın'ın 83.dakikada, İskender Alın'ın ise 104.dakikada oyundan alındıkları, oyuncuların bu performansının şike eylemi kanaatini oluşturmaktan uzak olduğu anlaşılmıştır."
Görülüyor ki, TFF Etik Kurulu şikenin sahaya yansıyıp yansımadığını incelemiş ve bu kriter uyarınca Fenerbahçe'nin şike ve teşvik primlerinden sorumlu olamayacağına kanaat getirmiştir.
7) 22.05.2011 tarihli Sivasspor - Fenerbahçe Futbol Müsabakası (3-4)
7) 22.05.2011 tarihli Sivasspor - Fenerbahçe Futbol Müsabakası (3-4)
"Müsabaka görüntüleri incelenmiş; müsabakada tam 7 golün atıldığı anlaşılmıştır. Bu gollerden ikisinde her iki takım kalecisinin de birer tane hatalı gol yedikleri anlaşılmışsa da, bu kaleci hatalarının geçmişte de birçok maçta yapılan hatalardan olduğu anlaşılmıştır. Havanın yağışlı olması da kuşkusuz bu hataların gerçekleşmesinde rol oynamıştır. Ancak Sivasspor'un son dakikalara kadar maça ortak olmak için atak yapması müsabakada şike yapıldığına ilişkin şüpheyi bertaraf edici bir unsurdur."
Sayın Atalay hangi raporu okumuş?
Sayın Atalay hangi raporu okumuş?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder