28 Mayıs 2014 Çarşamba

Fenerbahçe, CAS Kararının İptali ve Yürütmenin Durdurulması için Dava Açtı

Fenerbahçe Futbol A.Ş., dün Kamuyu Aydınlatma Platformu'na gönderdiği açıklama ile CAS'ın şike kararının iptali ve yürütmenin durdurulması için İsviçre Federal Mahkemesi'ne dava açtığını bildirdi.

İsviçre Federal Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı vereceğini sanmıyorum. Şampiyonlar Ligi'ne katılmamak ağır bir zarar oluşturacaksa da, UEFA ve CAS bir yana, Yargıtay tarafından şike yaptıkları tespit edilen isimlerin yöneticilik yapmaya devam ettikleri bir kulübün yürütmeyi durdurma talebinin kabul edilmesi çok zor. Bununla birlikte, "kamu düzenine aykırılık" iddiasının temellerinden biri olarak ileri sürülebilecek "UEFA'nın yargılama yetkisi olmaması" iddiası dosyadan açıkça anlaşılıyorsa, İsviçre Federal Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verebilir. 

İsviçre Federal Mahkemesi, kanunda belirtilen çok sınırlı hallerde CAS kararlarını iptal edebiliyor.

Bugüne kadar CAS'ın dokuz kararı iptal edildi.

İsviçre Milletlerarası Özel Hukuk Kanunu'na göre (md. 190), hakem kararları aşağıdaki hallerde iptal edilebiliyor:
1) Tek hakemin usule aykırı tayin edilmiş olması veya hakem heyetinin oluşumunda usule aykırı hareket edilmiş olması,
2) Tahkim mahkemesinin hukuka aykırı olarak yetkili veya yetkisiz olduğuna karar vermiş olması,
3) Tahkim mahkemesinin talepten fazlasına karar vermiş olması veya talep edilen konularda karar vermemiş olması,
4) Tarafların eşitliği prensibinin veya savunma hakkının ihlal edilmesi,
5) Kararın kamu düzenine aykırı olması.

Kamuoyuna yansıyan iddialar doğru ise, Fenerbahçe öncelikle "Tarafların eşitliğinin veya savunma hakkının ihlal edilmesi" iptal şartlarından biri olsa da, Fenerbahçe'nin davasında böyle bir durum olduğunu sanmıyorum. Olsaydı, Lozan'daki duruşmadan çıkar çıkmaz dile getirilirdi. 

Türkiye'de İsviçre Federal Mahkemesi'nin dosyanın esasına girmeden, sadece usuli denetim yaptığını iddia eden spor hukuku uzmanları (!) var.

Bu iddia doğru değil.

İsviçre Federal Mahkemesi, "kamu düzenine aykırılık" iddialarını irdelerken esastan inceleme yapar. Ancak bu çok sınırlı bir incelemedir. Federal Mahkeme, CAS'ın yerine geçerek uyuşmazlığı baştan sona irdelemez. Kamu düzenine aykırılığı iddia edilen bölümle sınırlı inceleme yapar.

Kamu düzenine aykırılık, temel prensiplere ve genelde tanınan prensiplere aykırılığın söz konusu olması; bu aykırılığın adalet inancını sarsması ve sonuç olarak böyle bir kararın hukuk devletinin temel değerleri ile bağdaşmayacağının kabul edildiği hallerde söz konusu olur.

- Fenerbahçe, UEFA'nın yargılama yetkisi olmadığını iddia ediyor. Bir diğer iddia ise, Fenerbahçe'nin hakemi Ulrich Haas'ın bu yönde karşı oy kullandığı ama diğer iki hakemin oyu ile esastan incelemeye karar verildiği yönünde.

Fenerbahçe, Ulrich Haas'ı tanık göstererek, UEFA'nın yargılama yetkisi olmadığını ileri sürecektir. Fenerbahçe ayrıca, kararların gerekçeli olması gerektiğini, Ulrich Haas'ın karşı oyunun kararda yer almadığını, CAS tüzüğünde yer alan "kararda karşı oylara yer verilmez" hükmünün insan haklarına, temel hukuk prensiplerine ve İsviçre kamu düzenine aykırı olduğunu iddia edebilir.

Bu çok ciddi bir iddiadır. Federal Mahkeme, birçok spor hukuku uzmanı tarafından eleştirilen CAS tüzüğünün ilgili maddesini masaya yatıracaktır. 

Bununla birlikte, bu iddianın kararın iptaline sebep vereceğini sanmıyorum. UEFA, ulusal liglerde yapılan şike faaliyetleri yüzünden kulüplere Avrupa Kupaları'ndan men cezası vermektedir. CAS, Porto Kararı'nda, bir yıllık otomatik cezanın da disiplin cezası olarak değerlendirilmesi gerektiğini kabul etmiş ancak ihlalin ağırlığına göre daha fazla ceza verilebileceğini ifade etmiştir. UEFA da bu yetkisini kullanmıştır.

- Fenerbahçe, UEFA ve CAS'ın hukuka aykırı delilleri (polis fezlekesi, hukuka aykırı dinlemeler, paralel devletin mahkemesinin verdiği mahkumiyet kararı) temel alarak karar verdiğini iddia edebilir.

Bu iddia kesinlikle reddedilecektir.

İsviçre Federal Mahkemesi, gerçek kişilerin bile gizlice dinleme yaparak elde ettikleri kayıtlar temel alınarak verilen disiplin cezalarını onamıştır. CAS'ın bu konuda içtihat oluşturan bir kararı bulunmaktadır. CAS, İsviçre Federal Mahkemesi kararlarına da atıf yaparak, şike gibi büyük suçlarda hukuka aykırı elde edilen ve insanlık onurunu yaralamayan delillerin temel alınabileceğini açıklamıştır: http://goo.gl/kRJah7.

İsviçre Federal Mahkemesi, Mart ayında CAS'ın FC Karpaty kararına karşı yapılan iki itiraz üzerine verdiği kararlarda, bir futbolcunun gizlice aldığı ses kaydının delil olarak değerlendirilmesini kabul etti: http://goo.gl/UH09Wnhttp://goo.gl/nVM1At.

Paralel devletin mahkemelerinin verdiği kararların delil olarak kabul edilmesi yönündeki iddia ise havada kalıyor. Paralel hakimlerin sadece yerleri değiştirildi ama bu isimler hakkında mahkeme kararı yok. 17 Aralık soruşturmasının bertaraf edilmesi için yapılan operasyon, İsviçre Federal Mahkemesi'nin dikkatini çekmeyecektir. Üstelik, CAS'ın kararda tapelere yer verdiği belirtiliyor. CAS, mahkeme kararını ezbere alıp kararını oluşturmamış. Bu durumda paralel hakimlerin varlığı doğru olsa bile, CAS'ın yargılama esnasında bu paralellerin kararlarını doğrudan delil olarak değerlendirmemesi, Federal Mahkeme'nin gözünden kaçmayacaktır.

- Aklıma birkaç ihtimal daha geliyor ama bunları İsviçre Federal Mahkemesi'ne başvuru süresi geçtikten sonra paylaşacağım.

İsviçre Federal Mahkemesi'nin CAS ile ilgili kararlarını inceledim. Mahkemenin ortaya koyduğu prensipleri ve CAS ile ilgili tutumunu dikkate alırsak, Fenerbahçe'nin pek şansı olmadığını düşünüyorum.

İsviçre Federal Mahkemesi, Fenerbahçe'nin iptal başvurusunu reddederse, Fenerbahçe, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi'ne başvurabilir.

Eurosport Türkiye'nin sitesinde aynen alınarak yayınlanan bir yazıda, Fenerbahçe İHAM'a başvurursa, bunun tarihte bir ilk olacağının tahmin edildiği belirtilmiş.

Bu tahmin doğru değil.

CAS kararları sebebiyle İHAM'a iki başvuru yapıldı. Claude Pechstein ve Adrian Mutu, İsviçre aleyhine dava açtılar. İHAM da İsviçre'ye CAS'ın bağımsız ve tarafsız olup olmadığını, adil yargılanma hakkının hayata geçirilip geçirilmediğini, gizli duruşma kuralının adil yargılanma hakkını ihlal edip etmediğini sordu.

İHAM'ın bu başvurulara yönelik kararları spor tahkimini derinden sarsabilir. Sistemin değişmesine bile sebep olabilir.

Fenerbahçe'nin İHAM'a başvurusu bu alanda bir ilk olmaz. Bununla birlikte, çok önemli bir içtihat oluşmasını sağlayabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder